7 Eylül 2017 Perşembe

Çoook uzun bir aradan sonra yeniden Merhaba!!
Aslında yazmak sevdiğim şeylerden biri ama biraz da üşengeç olmasam :)
Geçen bu hatrı sayılır sürede tabi ki hayatımda da çok değişiklikler oldu. Örneğin artık hayatıma yalnız başıma devam ediyorum, birlikte yaşadığım kedilerim değişti (ama hala sayıları aynı:2 :) )
ve benim için en önemli değişiklik olan vegan yaşamayı benimsedim.
Tekrar yazmaya başlamak istememin büyük nedeni bu; vegan olmaya çalışmak. Olmaya çalışmak diyorum çünkü bu düzeni oturmuş dünyada herhangi bir nesneyi sömürmeden yaşamak neredeyse imkansız. Bunu yapmak için çok uğraşan çok emek sarfeden insanlar var ve o insanlar benim yolumda azimle yürüyebilmem için bilmeden de olsa destek oluyorlar.
Yazılarımın çoğunluğu bu başlık altında olacak elbet fakat benim istediğim tam olarak bu değil. Şöyle ki; hayatımda olup biten herşeyi aktarmak bir nevi günlük tutmak, ihtiyacım olduğunda dönüp bakmak, kısacası yaşadığım tüm günlerimi arşivlemek istiyorum. Yo yo bu kararı almamda yaşımın ilerlemesi hiiç de etkili olmadı ahahah :)
Sonuç olarak yeniden bu mecrada olmaktan mutluyum, umarım siz de benim yaşadıklarımı benim gözümden yaşarsınız ve hayatınıza ufak da olsa etki edebilirim :)
Ne diyorduk; İyi seyirler :)

17 Şubat 2013 Pazar

IZGARA TEMİZLİĞİ

Gün geçmiyor ki yeni ve pratik bilgiler neredeyse ayağımıza kadar gelip hayatımıza girmesin.
İnternet denen deryanın en güzel yanlarından biri de bu bence:Hayatı daha da kolaylaştıran bilgilere kolayca ulaşabilmek :)
Özellikle mutfak ve temizlik konusunda hassas olup tembel olanlar için çok pratik bir yol varmış biraz önce keşfettiğim.(hikayedeki ana karakter ben oluyorum bu arada :) )
Kullandığınız tost makinesi ızgaranızın üzerine, işiniz bitip fişini çektikten sonra ıslatılmış 2-3 kat kağıt peçete koyun ve fişi çektikten sonra kalan ısı ile birlikte peçetenin ızgaranızı kendi kendine temizlemesini güzelce seyredin :) Hem buharla temizlemiş oluyorsunuz hem de ovalamakla falan uğraşmıyorsunuz. Izgara soğuduktan sonra da kuru bez ile silerseniz de bir sonraki pişirme için hazır ve nazır ızgaranız oluyor :)
Haber kaynağım  burada . Bir göz atmak isteyebilirsiniz.
İyi seyirler :)


12 Aralık 2012 Çarşamba

12.12.12

Bugün 12 Aralık 2012, yani 12.12.12
Bu senkronu bir daha bilmem kaç yüzyıl sonra yaşayacakmışız.(Hatta ayak üstü hesaplayayım: 1 Ocak 3001 yani 01.01.01 :) ) Ben diyeyim 989 sene siz diyin 990 sene.
En azından oluşumu itibariyle bu çok özel günde ben ne yaptım dersiniz?
Hayır hayır bir çift gibi boşanıp tekrar evlenmedim.
Iı-ıh twitter da milyonlarca tweet de atmadım.
Bilemediniiz Bülent Arınç'ın açtığı "vajina" gündemine bile bulaşmadım.
Hele ki kendim için hiçbir şey yapmadım.
Aksine keyfimi bozacak ne varsa kim varsa hepsi ile karşılaştım... Üzüldüm, sinirlendim,tıka basa yedim...
Ama mutlu olmaktan vazgeçtim mi?Hayır. Özel bir güne ihtiyacım yok benim mutlu olmak için,kendimi seveyim yeter.
Tabi ki böyle bir senkrona şahit olmak bile çok heyecan verici ama bu heyecanı her gün duymakta yarar var:)
Böylesi anları da en kötü ihtimalle bir çikolatayla taçlandırmalı o kadar:)

10 Kasım 2012 Cumartesi

VİKS VE KEDİLER :)

Sizi bilmem ama ben kış aylarında tıkanık burnumu açmak için Viks kullanırım ve çok yararını görürüm. Biraz önce de bir blogta bu mucizenin başka ne işlere yaradığına dair bir yazı okudum. 12 değişik kullanım önerisi vardı ama benim dikkatimi (evde 2 tane olduğu ve mobilyalarımı çizdikleri için) kedilerle ilgili olan çekti :)
Efenim eğer kedileriniz, mobilyalarınıza tırmalamak sureti ile zarar veriyorsa (ki %99 u veriyor) bir parça Viks'i tırmaladıkları yere sürüyorsunuz ve hoop kedicikler oraya bir daha yaklaşmıyor :) Böylelikle mobilyalarımız güvende olduğu kadar evimizin içinde de ferah bir koku oluyor:)
Henüz denemedim ama sanırım işe yarayacaktır çünkü benim kediciklerim hem C vitamini içeren herhangi bir şeyden hem de nane esanslı herhangi birşeyden hoşlamıyor :) 

18 Ekim 2012 Perşembe

YENİ UFUKLAR

Öğrenmenin yaşı yoktur derler ya,zamanı da yoktur :)
Gerçi ben biraz geç dahil oldum ama yeni keşfim Pinterest. İlk zamanlar "Ya pinterest ne işe yarıyor ki?" diyip pek oralı olmamıştım ama derinine indikçe dibe çekiliyorum:) 2 gündür içinden çıkamadım diyebilirim :)
Bir sürü başlık altında bir sürü yeni şey öğreniyorum ve bunların içinden en basit ama en çok işe yarayacak şeylerden birini burada da paylaşmak istiyorum.
Benim çöp kovam kapaklı değil ve doldukça çöp poşeti kayıyordu ve bu beni sinir etmeye yetiyor da artıyordu bile:) Ama bu basit yöntem sayesinde böyle bir dertten kurtulacağıma seviniyorum doğrusu :)
Metal çöp kovasının içine yerleştirdiğimiz çöp poşetini dışarıdan mıknatıslarla tutturuyoruz böylelikle kaymıyoor :)
Tabi "güzel" anlatımımdan birşey anlayamayanlar için görseli ve linki şimdi huzurlarınızda :)
İyi seyirler..

işte burada