26 Kasım 2010 Cuma

Arpa Şehriyeli Yoğurtlu Kabak

6 Kasım'da misafirlerimiz vardı.Çok güzel bir geceydi ve o geceyle ilgili tarifler vereceğimi çook önce yazmıştım:))
Neyse lafımızı fazla uzatmadan ilk tarifimizi verelim,verelim ki rakı severler güzel bir meze tarifi alsınlar,kış rehavetini bir türlü üzerinden atamayan yaz severler de yazın sıcak günlerinde hafif ama doyurucu bir yemek alternatifi kazansınlar:)


Arpa Şehriyeli Yoğurtlu Kabak:

Malzemeler:
  • 2 adet orta boy kabak
  • Aldığı kadar süzme yoğurt
  • 2 avuç kadar arpa şehriye (İsteğe bağlı olarak artırılıp azaltılabilir)
  • 2 avuç kadar ceviz (Yarısı süslemek için)
  • 2 yemek kaşığı kadar kuru nane (Yine isteğe göre miktar değişebilir ben naneyi çok sevdiğim için bol koyuyorum yoğurtla da süpper oluyor:) )
  • Yeteri kadar tuz

Yapılışı: Kabaklarımızı rendeliyoruz ve bir kaba alıyoruz.Bu arada arpa şehriyelerimizi yeteri kadar suda haşlıyoruz. Cevizlerimizin yarısını da ister rondoda çekelim ister ufalayarak koyalım farketmiyor. Tüm malzemeleri bir kapta karıştırıyoruz. Servis edeceğimiz kaba alıp geri kalan cevizlerle süslüyoruz. Üzerine isterseniz yağda kırmızı biber de yakabilirsiniz. 
Bir de resim koyuyorum canınız çeksin de hemen yapın diye:)
Şimdiden afiyetler olsun:)

15 Kasım 2010 Pazartesi

ANNEMİ İSTİYORUM.

Şu sıralar çok yoğun çalışıyorum,hayatımı düzenleyemiyorum ve haliyle internetten de uzağım ama biraz önce nette gezerken gerçekten önemli bir konu için açılan bir siteye rastgeldim:
http://www.annemiistiyorum.com/
Erken doğan bebeklerin annelerine olan ihtiyaçlarını ve erken doğduğu andan itibaren annelerinin yanında olabilmeleri için (ki bu bence çok önemli bir durum) erken doğduğu zaman kadarının doğum izinlerine eklenmesi gerekliliğini savunan ve destek bekleyen bir site.
Bu yazıyı okuyan herkes destek verebilir hatta daha fazla destek de bulabilir bence.
Oturduğunuz yerden destek verebilirsiniz,hadi bakalım:)

8 Kasım 2010 Pazartesi

Yine Hastayım..

Her hasta olduğumda yazmayacağım tabi,sadece denk geldi:)
Biliyorum uzun bir aradan sonra yeniden gelen yazımın başlığı yine hastalık üzerine ama fırsat bu fırsat diyerek girdim bloğuma:)
1 ayı aşkın süredir yazamıyorum,bunun sebebi işe başlamış olmam ve çok yoğun dönemde olmam. Ama yine de geçen hafta sonu eşimin iş arkadaşları misafirimiz oldular ve çok güzel bir akşam geçirdik. Ayrıntıları bir sonraki yazımda paylaşacağım.(Laf aramızda süper yemekler vardı ama çoğunu ben yapmamıştım:P )Tariflerini ve resimlerini dediğim gibi paylaşacağım en kısa zamanda.
Öncesinde ise belki hepinizin bildiği ama benim yeni aklıma gelen bir yöntemden bahsetmek istiyorum: Misafirlerimiz geldi dedim ya, e haliyle bulaşık da cabası.Özellikle de şarap kadehleri. Bilirsiniz şarap kadehleri hem inceliklerinden hem de güzelliklerinden dolayı dikkatli temizlenmek isterler.(Nazlılar yani ama haklılar da:P )
İyi güzel temizledik,kurulamaya sıra geldi ama bi türlü doğru beze sahip olmadığımız için iz kaldı.E biz de ters çevirip kurutalım dedik.Bu sefer de içleri buhar oldu ve yine leke kaldı.İşte burada devreye kağıt havlu giriyor ve bir bezin üzerine kağıt havlu serip onların üzerine de içleri buğulu buğulu bakan bardakları dizdik mi bir de kurumaya bıraktık mı tadından yenmiyor:))
Dediğim gibi siz bunu zaten biliyorsunuzdur ama ben yine de yazayım dedim. Paylaşmanın sınırı olmamalı değil mi ama:)