15 Mart 2011 Salı

İSTANBUL MODERN 2

 YENİ YAPITLAR,YENİ UFUKLAR. İstanbul Modern'in üst kat galerisinde yer alan sürekli serginin adı.
3 balonla havalanan piyanodan devasa bir file, ahenkli tüllerin oluşturduğu resimden her tarafından çekiştirilen atom çekirdeğine, (ki bu tanımlamalar hep benim algımın ürünleridir,siz de ziyaret edin ve algılarınızın gücüne şaşırın :) ) birçok eser görülmeye değer.
Yalnız içlerinden 2 tanesi benim için ön plana çıktı diyebilirim. Birincisi Ramazan Bayrakoğlu'nun "Alexsandra Maria Lara'nın Portresi " adlı 2008 yılında yaptığı çalışma. Uzaktan bakınca kaygılı bir yüz ifadesine sahip ( belki içinde biraz korku da vardır) bir kadının portresinin tuval üzerinde renklerin birbirine yanaşmasıyla ortaya çıktığını sanıyorsunuz. Halbuki gerçek,yaklaştıkça ortaya çıkıyor: Boya sandığım şey kumaş, kara kalem sandığım şey ise iplik. Evet kumaş ve iplik. Bu materyaller ile verilen en sahici duygu bence tuvaldeki..
İkincisi ise yine benim için bir yanılsama. Taner Ceylan adlı sanatçının "Beyaz fonda Alp" eseri.İlk bakışta modern tekniklerle flulaştırılmış bir fotoğraf karesi sandım resmi. Gerçek yine yaklaştıkça, içine girmeye başladıkça gösterdi kendini. Meğerse tuval üzerine yağlı boya ile çalışılmış bir şahesermiş:) Resimdeki karakter ise algılarınız yönlendirilmişken şuh, siyahlar içinde bir kadın. Seçiciliğiniz arttığında ise Alp adında bir travesti.
Yazımı, sergi duvarlarında yazılı bir alıntı ile bitirmek isterim: "Nihayetinde izleyicinin gördüğü kendi içinde olanın bir yansımasıdır."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder